Zeytinyağı nedir ve neden bu kadar önemli?
Zeytinyağı, zeytin ağacının meyvesinden mekanik yöntemlerle elde edilen, Akdeniz mutfağının temel ve en değerli bitkisel yağlarından biridir. Türkiye’de ağırlıklı olarak Ege ve Akdeniz bölgelerinde üretilen natürel sızma, soğuk sıkım ve erken hasat zeytinyağları, hem iç tüketimde hem de ihracatta stratejik konuma sahiptir.
2025 itibarıyla zeytinyağı, sadece yemeklik yağ değil, aynı zamanda sağlıklı beslenme, fonksiyonel gıdalar ve gurme ürün kategorilerinin de baş aktörlerinden biri haline gelmiştir. Artan sağlık bilinci, Akdeniz tipi beslenmeye olan ilgiyi artırırken, zeytinyağı da bu trendin merkezine yerleşmektedir.
2025 zeytinyağı fiyatları ve piyasa dinamiği
Zeytin ve Zeytinyağı Tarım Satış Kooperatifleri Birlikleri (TARİŞ), 2025–2026 sezonu için zeytinyağı brüt alım fiyatlarını açıklayarak piyasaya yön veren temel referanslardan birini oluşturdu. Buna göre özellikle 0,8 asit yemeklik zeytinyağının kilogram fiyatı 305 TL seviyesine yükselirken, genel olarak alım fiyatlarında yaklaşık yüzde 35 oranında artış gerçekleşti.[1][2] Bu artış, üretim maliyetlerindeki yükseliş ve son yıllarda üreticinin yaşadığı ekonomik baskıları dengelemeye yönelik bir adım olarak değerlendirilmektedir.
Perakende tarafta ise butik üretici siteleri ve çevrim içi satış kanalları, 1 kilogram zeytinyağı için zeytin cinsi ve bölgesine göre 350–500 TL aralığında değişen fiyatlar bildirmektedir.[4] Zincir marketlerde yer alan ulusal markaların sızma ve riviera ürünlerinde ise kampanyalar ve ambalaj boyutlarına bağlı olarak farklı litre fiyatları görülmektedir.[7] Böylece, tüketici cephesinde kaliteli zeytinyağına erişim hâlâ mümkün olsa da, fiyat duyarlılığı ve marka karşılaştırması her zamankinden daha önemli hale gelmiştir.
Kalite, asit oranı ve tüketici için ipuçları
Güncel fiyat listeleri, zeytinyağının serbest yağ asitliği azaldıkça birim fiyatın yükseldiğini göstermektedir.[1][2] 0,3 asit gibi çok düşük asitli natürel sızma zeytinyağları, daha belirgin meyvemsi aroma ve kompleks lezzet profili sunduğu için hem iç pazarda hem de ihracatta daha yüksek fiyata alıcı bulur. Daha yüksek asitli yağlar ise çoğunlukla yemeklik veya rafine ürünlerde değerlendirilir ve görece daha düşük bedellerle satılır.
2025’te zeytinyağı satın alırken tüketicilerin öncelikle etiket bilgilerine dikkat etmesi önerilir: natürel sızma ibaresi, asit oranı, hasat ve dolum tarihi, üretim bölgesi ve sıkım yönteminin açıkça belirtilmiş olması önemli kalite göstergeleridir.[4][7] Ayrıca, bazı üreticiler ilk hasat ve soğuk sıkım ürünleri için detaylı analiz raporları ve ödül bilgileri paylaşmakta; bu da güvenilirlik ve kalite konusunda ek bir referans sunmaktadır.[6][9] Artan fiyatlar düşünüldüğünde, daha az ama daha kaliteli zeytinyağı almak ve doğru saklama koşullarını sağlamak, hem sağlık hem de ekonomi açısından rasyonel bir yaklaşım olarak öne çıkmaktadır.


