Leyla Şahin Usta kimdir? Eğitim ve mesleki geçmişi

Leyla Şahin Usta 1973 yılında İstanbul Kartal’da doğmuş, ilkokul, ortaokul ve lise eğitimini İstanbul’da tamamlamış bir tıp doktoru ve siyasetçidir.[1][4] Liseyi okul birincisi olarak bitiren Usta, 1993’te Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’ne girmiş, ancak başörtüsü yasağı nedeniyle okuldan uzaklaştırılmıştır.[1][4]

Eğitimine Viyana Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde devam eden Usta, 2003 yılında tıp eğitimini tamamlamış ve 2015 yılına kadar çeşitli kurumlarda hekimlik yapmıştır.[1][4] Bu dönemde hem klinik alanda çalışmış hem de sağlık çalışanlarının ve hastaların hakları konusunda sivil toplum faaliyetlerine katılmıştır.[1][3]

Siyasi kariyeri ve AK Parti’deki görevleri

Usta, 2015’ten itibaren aktif siyasete girerek 25., 26. ve 27. dönemlerde Konya Milletvekili, 28. dönemde ise Ankara Milletvekili olarak TBMM’de görev almıştır.[1][6] Meclis’te İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Sözcülüğü, Millî Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu üyeliği ve AKPM Türk Grubu üyeliği gibi görevler üstlenmiştir.[1]

2018’de AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İnsan Hakları Başkanı olarak görevlendirilen Usta, bugün AK Parti Grup Başkanvekili olarak iktidar partisinin TBMM’deki en etkili isimleri arasında yer almaktadır.[1] Bu görev, yasa tekliflerinin hazırlanması, Meclis gündeminin yönetilmesi ve parti grup stratejisinin belirlenmesi süreçlerinde doğrudan söz sahibi olmasını sağlamaktadır.[1][4]

İnsan hakları ve başörtüsü mücadelesi

Leyla Şahin Usta, 1990’lı yıllarda üniversitelerdeki başörtüsü yasağına karşı açtığı dava ile ulusal ve uluslararası alanda tanınmıştır.[2][4] Tıp öğrencisi olarak eğitim hakkından mahrum bırakılması, onu Türkiye’de din özgürlüğü, eğitim hakkı ve ayrımcılık tartışmalarında sembolik bir figür hâline getirmiştir.[2]

AK-DER kurucu üyesi, Şule Yüksel Şenler Vakfı kurucu başkanı ve çeşitli çocuk-gençlik projelerinin öncüsü olarak sivil toplumda aktif rol alan Usta, bugün de Meclis’te insan hakları, kadın hakları ve aile politikaları ekseninde öneriler sunmakta, parti politikalarının bu alanlardaki çerçevesine katkı vermektedir.[1][4] Bu geçmiş, onu hem destekçileri hem de eleştirmenleri açısından Türkiye’de hak ve özgürlükler tartışmasının merkezindeki aktörlerden biri yapmaktadır.[2][4]