Kandilli Rasathanesi nedir, ne yapar?

Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü, Boğaziçi Üniversitesi bünyesinde faaliyet gösteren ve Türkiye’deki sismik hareketleri izleyen köklü bir bilim kurumudur.[3][7] Kurum, yer kabuğundaki hareketleri hassas cihazlarla kaydederek deprem katalogları, bültenler ve raporlar hazırlar.

Türkiye’nin deprem kuşağında yer alması nedeniyle, gün içinde büyüklüğü değişen çok sayıda sarsıntı meydana gelir ve bunların büyük kısmı Kandilli’nin ağında kayıt altına alınır.[1] Böylece hem güncel deprem listeleri tutulur hem de uzun vadeli bilimsel analizler için veri birikimi sağlanır.[6]

Son depremler ve güncel gelişmeler

Bugün özellikle Hatay ve Balıkesir çevresinde yaşanan depremler, vatandaşların Kandilli Rasathanesi ve AFAD verilerine ilgisini artırmıştır. Sabah saatlerinde Hatay’da 4.0 büyüklüğünde, Balıkesir Sındırgı’da ise 3 üzeri büyüklükte depremler kaydedilmiş ve bu sarsıntılar birçok kişi tarafından hissedilmiştir.[2][5]

AFAD’ın son depremler ekranında, Balıkesir Sındırgı bölgesinde gün içinde birden fazla küçük ve orta büyüklükte sarsıntının kayıtlara geçtiği görülmektedir.[4][5] Medya kuruluşları da bu verileri baz alarak, “az önce deprem mi oldu, nerede ve kaç büyüklüğünde?” sorularına yanıt veren haberler hazırlamakta, böylece resmi kurumların verileri geniş kitlelere ulaştırılmaktadır.[1][5]

Kandilli verilerine nasıl ulaşılır ve neden önemli?

Kandilli Rasathanesi’nin resmi internet sitesinde yer alan “Son Depremler” bölümü, Türkiye ve yakın çevresinde meydana gelen depremleri liste halinde sunar.[3][7] Burada her deprem için tarih-saat, büyüklük, derinlik, enlem-boylam ve merkez üssü gibi ayrıntılar yer alır; böylece hissedilen bir sarsıntının özelliklerini birkaç dakika içinde öğrenmek mümkündür.

Bunun yanında, kurumun yayımladığı yıllık deprem haritaları ve önemli depremlere ilişkin ön değerlendirme raporları, Türkiye’nin deprem riskini anlamak açısından büyük önem taşır.[6] Ancak uzmanlar, bu verilerin bir deprem tahmini değil, risk analizi ve bilinçlenme aracı olarak kullanılmasının doğru olacağını vurgulamakta; vatandaşların panik yerine Kandilli ve AFAD gibi resmi kurumlardan gelen doğrulanmış bilgilere başvurmalarını önermektedir.[4][6]