Ebru Köksal kimdir?

Ebru Köksal, 20 Mayıs 1968’de İstanbul Üsküdar’da doğmuş, Robert Kolej’in ardından Brown Üniversitesi’nde Ekonomi ve Uluslararası İlişkiler alanlarında çift diploma ile mezun olmuş bir spor yöneticisidir.[1][7][9] Kariyerine Morgan Stanley New York, Citibank ve AIG Capital Partners gibi kurumlarda yatırım bankacısı olarak başlamış, 2000’li yılların başında spor sektörüne geçerek Galatasaray Kulübü ve bağlı şirketlerinde üst düzey görevler üstlenmiştir.[1][7]

Galatasaray’da CFO, pazarlama ve finans grup başkanı, stat genel müdürü ve CEO olarak görev yapan Köksal, Avrupa Kulüpler Birliği Yönetim Kurulu’na seçilen ilk kadın yönetici olarak Avrupa futbolunda da ön plana çıkmıştır.[1][2] 2011’de kısa süreliğine Türkiye Futbol Federasyonu Genel Sekreteri olarak görev yapmış, aynı yıl uluslararası ölçekte ‘Yılın Yöneticisi’ ödülüne layık görülmüştür.[1]

Güncel soruşturma ve gözaltı süreci

Son dönemde Ebru Köksal’ın adı, 2011 yılı futbolda şike soruşturmasına ilişkin yürütülen yeni bir soruşturma kapsamında yeniden gündeme gelmiştir.[7][8] İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosu’nun yürüttüğü dosyada, eski TFF Genel Sekreteri sıfatıyla Köksal hakkında FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne yardım ve soruşturma gizliliğini ihlal suçlamaları yöneltilerek gözaltı kararı verilmiştir.[8]

Savcılık açıklamasında, kamuoyunda ‘2011 Futbolda Şike Soruşturması’ olarak bilinen süreçte, örgüt mensubu olduğu iddia edilen bazı eski kamu görevlileriyle irtibatlı olarak usulsüz işlemlere iştirak edildiği yönünde şüphe bulunduğu ifade edilmiştir.[8] Soruşturmada Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’un şikayetçi olarak yer alması, özellikle 3 Temmuz süreci ve o dönem yürütülen soruşturmaların yeniden mercek altına alınmasına yol açmış, Köksal’ın federasyondaki rolü kamuoyunda tartışma konusu olmuştur.[7][8]

Kariyer mirası ve spor dünyasına etkileri

Ebru Köksal, Türkiye’de futbol yönetiminde üst düzey görev alan ilk kadın yöneticilerden biri olarak, kadınların sporun karar verici mekanizmalarındaki temsiline dair sembolik bir figür haline gelmiştir.[1][2] Avrupa Kulüpler Birliği Yönetim Kurulu üyeliği, uluslararası futbol organizasyonlarında danışmanlık ve yönetim kurulu üyelikleri, onun sadece Türkiye’de değil, küresel ölçekte de kabul gören bir yönetici olduğunu ortaya koymaktadır.[2][3]

Öte yandan güncel soruşturma, hem bireysel kariyeri hem de Türkiye’de spor yönetiminin kurumsal yapısı açısından kritik bir sınav niteliği taşımaktadır.[7][8] FETÖ ile mücadele çerçevesinde futbola uzanan bu dosya, geçmişte alınan kararların şeffaflığı, hesap verebilirlik ve etik standartlar bağlamında yeniden değerlendirilmesine zemin hazırlarken, Ebru Köksal’ın Türk spor kamuoyundaki imajı ve mirası da yargı sürecinin sonucuna göre yeniden şekillenecektir.